*Av. Ebrar Akkuş/Yol Hukuk Bürosu Kurucu Ortak Avukat
Sadakat Yükümlülüğü esas olarak cinsel sadakati ifade etmekle birlikte, yalnızca cinsel sadakatten ibaret olmayıp, duygusal ve ekonomik sadakati de kapsamaktadır.

Yargıtay Kararları Işığında Boşanma Davası Açıldıktan Sonra Eşlerin Sadakat Yükümlülüğü
Sadakat yükümlülüğü, evlilik birliğinin temel ilkelerinden biridir ve evlilik sürecinde eşlerin birbirine karşı çoğu zaman cinsel, duygusal ve ekonomik boyutlarda sorumluluk taşımalarını gerektirir. Ancak, bu yükümlülük, boşanma davasının açılmasıyla birlikte nasıl devam ettiği ya da sonlandığı, hukuki tartışma ve çelişkilerin odağındadır.
Sadakat Yükümlülüğü Nedir?
Sadakat yükümlülüğü, eşlerin evlilik birliği içerisindeki davranışlarında birbirlerine sadık kalmalarını ifade eder. Bu kavram yalnızca cinsel sadakati değil, aynı zamanda duygusal ve ekonomik sadakati de kapsar. Türk Medeni Kanunu’nun 185. maddesine göre eşler, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadır.
Sadakat, yalnızca yasal bir zorunluluk değil, aynı zamanda evlilik birliğinin temelini oluşturan bir ilkedir. Eşler arasında oluşan bu yükümlülük, cinsel sadakatin ötesine geçerek duygusal ve ekonomik alanlarda da şekillenmektedir.
Boşanma Davası Açıldıktan Sonra Sadakat Yükümlülüğü Devam Eder Mi?
Yargı kararlarına göre, sadakat yükümlülüğü, evlilik birliği resmen sona erene kadar devam eder. Yerel mahkemenin ya da Yargıtay’ın boşanma kararını vermiş olması yeterli değildir; karar kesinleştikten sonra bu yükümlülük sona erer. Ancak, bu yükümlülüklerin uygulanmasında boşanma sürecine özgü çeşitli farklılıklar ortaya çıkmaktadır.
Boşanma davası devam ederken, eşlerin birbirlerine cinsel ya da duygusal olarak sadık kalma yükümlülüklerinin hukuki olarak devam ettiği kabul edilmektedir. Bununla birlikte, mahkemelerce verilmiş kararlar kesinleşene kadar bu yükümlülüklerin ihlali, tazminat taleplerini ve kusur oranlarını etkileyebilecek hukuki bir unsurdur.
Yargıtay Kararları Işığında Değerlendirme
1. Cinsel Sadakat
Cinsel sadakat, evlilik birliğinin en hassas boyutlarından biridir. Yargıtay, boşanma davası devam ederken bir eşin başka bir kişiyle cinsel ilişkide bulunmasını, evliliğin temellerini sarsan bir davranış olarak nitelendirmektedir. Örneğin, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 19.10.2012 tarihli kararında (E. 2012/17463, K. 2012/25314), “eşler arasında sadakat yükümlülüğü evlilik birliği sona erene kadar devam eder” denilmiş ve dava sürecinde yaşanan sadakatsizlik davranışlarının kusur tespitinde dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir. Bu tür davranışlar, tazminat taleplerinin desteklenmesi ve kusur oranlarının belirlenmesinde doğrudan etkili olmaktadır.
2. Duygusal Sadakat
Duygusal sadakat, eşlerin birbirlerine sevgi, saygı ve hoşgörü göstermelerini gerektirir. Boşanma davası devam ederken eşlerin diğerini psikolojik olarak yıpratacak davranışlardan kaçınmaları önemlidir. Hakaret, ilgisizlik ya da duygusal baskı gibi davranışlar, duygusal sadakatsizlik olarak değerlendirilir ve hukuki sonuçlara yol açabilir.
Yargıtay’ın bu konuda 22.12.2010 tarihli kararında (E. 2010/636, K. 2010/680), bir eşin psikolojik baskı ve ilgisizlik yoluyla diğer eşe zarar vermesinin evlilik birliğinin temelden sarsılmasına yol açacağı belirtilmiştir. Bu tür ihlaller, boşanma davası sonucunda tazminat kararlarında etkili olabilir.
3. Ekonomik Sadakat
Ekonomik sadakat, eşlerin evlilik birliğinin mali kaynaklarını korumaya yönelik davranışlarını kapsar. Bir eşin, diğer eşin mali durumunu zedeleyecek ya da evliliğin ekonomik dengesini bozacak harcamalar yapması, sadakat yükümlülük ihlali sayılır. Örneğin, Yargıtay’ın 11.12.2014 tarihli kararında (E. 2014/14482, K. 2014/25535), bir eşin kumar ve alkol gibi gereksiz harcamalarla aile ekonomisini sarsmasının sadakat yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiği belirtilmiştir. Bu gibi durumlar maddi ve manevi tazminat taleplerine dayanak oluşturabilir.
Sonuç
Sadakat yükümlülüğü, boşanma davası sürecinde de devam eden ve eşlerin davranışlarıyla yasal sorumluluklarını şekillendiren bir yükümlülüktür. Bu konuda Yargıtay kararları, evlilik sona ermeden yapılan sadakatsizliklerin davanın sonucuna etkili olacağını çok defa ortaya koymuştur. Hukuki yardım almak, tarafların haklarını koruması için kritik bir öneme sahiptir.
Son olarak, sadakat yükümlülüğü konusunda yaşanan ihlallerin hukuki ve etik boyutlarının, her somut olayda ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği unutulmamalıdır.
Boşanma süreci ve sadakat yükümlülüğü ile ilgili tüm hukuki sorularınız için Yol Hukuk Bürosu olarak yanınızdayız. Alanında uzman avukatlarımız, haklarınızı koruma ve en iyi sonucu elde etme konusunda size rehberlik etmek için buradadır. Bizimle iletişime geçerek süreç hakkında detaylı bilgi alabilir ve hukuki danışmanlık hizmetlerimizden yararlanabilirsiniz.
Av. Ebrar Akkuş / Aile Hukuku Avukatı
Comments